Tarihi eser bulacağım’ diye bahçede tünel kazmış!

Antalya’nın Korkuteli ilçesinde yaşayan M.A., evinin bahçesine 2 metre genişlik ve 33 metre uzunluğunda tünel kazdı. Tarihi eser bulmak için tünel kazdığını ifade eden M.A., izinsiz kazı yaptığı gerekçesiyle gözaltına alındı. Öte yandan tünel kazacağı noktada bahçede önce baraka inşa ettiği, birkaç yıldır ara ara buraya gelerek, alt kısmında kazı yaptığı anlaşıldı.

Korkuteli İlçe Jandarma Komutanlığı’na bağlı Bozova Karakol Komutanlığı ekipleri, Çomaklı Mahallesi’nde oturan M.A.’nın evinin bahçesindeki barakada izinsiz kazı yaptığı bilgisine ulaştı. Bunun üzerine Antalya KOM Şube Müdürlüğü, Bozova Jandarma Karakol Komutanlığı ve Korkuteli İlçe Jandarma Komutanlığı JASAT ekiplerince operasyon düzenlendi. M.A.’nın, bahçe içerisindeki barakadan başlayan 2 metre genişlik ve 33 metre uzunluğunda tünel kazdığı tespit edildi. Şüphelinin kaçak kazıda kullandığı 2 kürek, 3 kazma, 2 balyoz, 50 metre elektrik kablosu, kırıcı delici matkap ucu ve 2 baret ele geçirildi
Gözaltına alınan M.A. jandarmadaki ifadesinde, dedesinin burada tarihi eser olduğunu söylediği için tünel kazdığını söyledi. M.A. ifadesinin ardından Korkuteli Cumhuriyet Savcılığına sevk edildi.
Antalya’nın Korkuteli ilçesinde, Mustafa A.’nın, tarihi esere ulaşmak için dedesine ait evin bahçesinde yıllardır tünel kazdığı ortaya çıktı. Mustafa A.’nın, tünel kazacağı noktada bahçede önce baraka inşa ettiği, birkaç yıldır ara ara buraya gelerek, alt kısmında kazı yaptığı anlaşıldı. Mahalleli, baraka duvarının içerideki toprak yığınına dayanamayıp,
yıkıldığını görünce jandarmaya ihbarda bulundu. Jandarma ekipleri, baskın düzenleyip, Mustafa A.’yı kazı yaparken yakaladı. Gözaltına alınan Mustafa A., savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Mustafa A.’nın, savcılıktaki ifadesinde, dedelerinin bölgede tarihi eser olduğunu söylediği için kazı çalışması yaptığını söylediği öğrenildi.
Mahalle sakinlerinden Zati Özçelik, define olduğu düşüncesiyle bu kazının gerçekleştirildiğini duyduklarını belirterek, “Burada daha önce kümes vardı. Yeniden inşa edilmiş. Duvar toprak yığınına dayanamayınca kazı yaptığı ortaya çıktı. Uzun süre kimsenin haberi olmadı. Böylesi duyulmadı” dedi

Cumhurbaşkanı Erdoğan Musevi vatandaşları kabul etti

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD’deki Yahudi kuruluş temsilcileri ile New York civarında yaşayan Musevi vatandaşları kabul etti.

Birleşmiş Milletler 74’üncü Genel Kurul görüşmeleri için ABD’nin New York kentinde bulunan Erdoğan’ın konakladığı Peninsula Otel’deki kabul, basına kapalı gerçekleşti.

Kabulde, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan ile AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım da hazır bulundu.

Facebook ‘zihin okuma’ çalışmaları yapan şirketi satın aldı

Sosyal medya platformu Facebook, zihin okuyabilen sistemlerin geliştirilmesi için çalışan “CTRL-labs” adlı şirketi satın aldı

Facebook‘tan yapılan açıklamada, merkezi New York’ta bulunan ve insanların zihinleriyle bilgisayarları kontrol edebilmesini sağlayacak sistemlerin geliştirilmesi alanında çalışan “CTRL-labs” adlı şirketin satın alındığı duyuruldu
Satın alınan şirketin, Facebook’un “Gerçeklik Laboratuvarı” adlı iştirakine dahil edileceği, alım bedelinin ise 1 milyar doların altında olduğu belirtildi.

İnsanlar bileklik takarak cihazları kullanabilecek

Bosworth, CTRL-labs şirketinin teknolojisiyle, insanların sadece bir bileklik takarak cihazları kullanabileceğini vurgulayarak, şunları söyledi:

“Bu şöyle çalışıyor; omuriliğinizde, ellerinizdeki kaslara bir düğmeye basmanız için elektrik sinyalleri gönderen nöronlar var. Bileklik bu sinyalleri deşifre edecek ve cihazın anlayabileceği dijital sinyaller çevirecek. Dijital hayatınız üzerindeki etkinliğinizi artıracak.”

CTRL-labs, 2015’te Kolombiya Üniversitesinde nöroloji bilim dalında doktora yapmış Thomas Reardon ve Patrick Kaifosh adlı iki girişimci tarafından kurulmuştu.

BÜYÜKŞEHİR OSGB Bilgilendirmesidir

Dün 18.09.2019 tarihinde Tuzla Deri Sanayi Ema Kimya Sistemleri firmasında yaşanan kimyasal yangınından sonra firmada kullanılan ve yanan kimyasalların zararlı gazları İstanbul, Kocaeli ve Sakarya bölgelerine yayılmıştır.

Yarın ve haftasonu (Cuma-Cumartesi-Pazar günleri) yaşanması beklenen yağmur sırasında atmosferde birikmiş kimyasalların yeryüzüne inme riskine karşı yağmur altında durmamaya özen göstermenizi önemle rica ederiz.

(Mesajımızın ulaşmadığı personellerinizi ve ailenizi uyarmanızı rica ederiz.)

Sağlıklı ve kazasız günler dileğiyle

Büyükşehir OSGB
İŞ GÜVENLİĞİ UZMANI
PELİN UYSAL GÜRBÜZ

İnternette gayrimenkul satışı için bunlara dikkat

Satılması en zor ve uzun sürede karar verilen şey gayrimenkul. 2003 yılından beri Türkiye’nin en büyük inşaat şirketlerinin projelerinin internet satışlarının planlamasını yapan Web Planlama, Türkiye’nin en büyük inşaat markaları için 2008’den beri internette 100 milyon TL’nin üzerinde reklam satın alması yaparak hem müşterilerinin hayatını değiştirdi, hem ülke ekonomisine büyük anlamda katkı sağladı.

Profesyonellerle çalışmanın faydasını göreceksiniz!

İnternetin nimetlerinden faydalanmak, internette, markanızı alıcısıyla buluşturmak, satış yapmak için Web Planlama 17 yıllık internette marka, ürün, hizmet satışı deneyiminden yararlananın. Paranızı internetin arka sokaklarında internet dolandırıcılarına kaptırmayın.

SANAYİ İCRA KURULU GELİYOR

Kamu ihalelerinde yerli malı ürünlere yüzde 15 fiyat avantajı uygulaması olduğunu kaydeden Varank şunları söyledi: “Ama idareler, çok çeşitli sebeplerle bunun arkasından dolanmanın yollarına bakıyorlar. Bu mevzuatla ilgili çalışmamız da var. Kalkınma planında Sanayi İcra Kurulu diye bir yapının kurulması öngörülüyor.Türkiye’de özellikle büyük rakamlı kamu alımlarında bu icra kurulunun karar verme yetkisi olacak. Yerel yönetim olsun, ya da merkezi hükümet olsun çok büyük alımlar yapacaksa bu icra kurulunun karar verme yetkisi olacak.”

ABD ve YPG/PKK’dan 700 teröriste ortak eğitim

ABD, Suriye’de büyük kısmı Arap, 700 kişiyi eğiterek terör örgütü YPG/PKK’nın saflarına kattı. Türkiye sınırından uzak bölgelerde kurulan kamplarda, ABD’li danışmanlar askeri, YPG/PKK’lılar ise ideolojik eğitim verdi.

ABD ve müttefiki YPG/PKK, Suriye’de 700 teröristi eğiterek örgütün saflarına kattı

ABD, DEAŞ ile mücadele bahanesiyle yardım etmeye başladığı YPG/PKK’ya lojistik ve eğitim desteğini sürdürüyor.

Suriye’nin kuzeydoğusunu işgal eden YPG/PKK, ABD’nin desteğiyle son birkaç ayda 700 teröristi eğitti.

Daha önce Türkiye sınırındaki Ayn İsa ve Tel Abyad’da verilen eğitimler, ABD ve Türkiye arasında başlayan güvenli bölge görüşmelerinden sonra güney ve doğu kesimlerdeki kamplara taşındı.

Haseke iline bağlı Şeddadi beldesi, Rakka il merkezinin kuzeyi ve Tabka’da ABD’li askeri danışmanların eğittiği yaklaşık 700 terörist, YPG/PKK saflarına katıldı.

Büyük kısmı Arap kökenli bu kişilere ideolojik eğitimi ise YPG/PKK verdi.
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığından (CENTCOM) alınan bilgiye göre, söz konusu eğitimde iç güvenlik, el yapımı patlayıcı tespit ve imha eğitimi, kontra-terör konularında danışmanlık veriliyor.

2015’ten bu yana DEAŞ ile mücadeleyi gerekçe göstererek YPG/PKK’ya askeri destek veren ABD’nin Suriye’de halen 18 üs ve askeri noktada 2 bin civarı personeli bulunuyor.

YPG/PKK, Suriye’nin üçte birinde işgalini sürdürüyor.

Korkutan uyarı: Yeniden başladı

Müşterek Harekat Merkezi’nin altyapı kurulum çalışmalarına başlandı

Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge tesisine yönelik çalışmalar kapsamında ABD’li 6 kişilik heyet ile Müşterek Harekat Merkezi’nin altyapı kurulum çalışmalarına başlandığı belirtildi.

Milli Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada, Suriye’nin kuzeyinde ABD ile koordineli şekilde tesis edilmesi planlanan güvenli bölge kapsamında Şanlıurfa’da kurulacak Müşterek Harekat Merkezi’nin faaliyete geçirilmesine yönelik çalışmalara devam edildiği bildirildi

Şanlıurfa’ya gelen ABD’li 6 kişilik heyet ile altyapı kurulum çalışmalarına başlandığı, kritik fonksiyonların tesisinin sağlandığı kaydedilen açıklamada, “Müşterek Harekat Merkezinin tesisi ve faaliyetlerinin bir an önce başlamasına yönelik çalışmalar zaman gecikmesine mahal vermeden sürdürülüyor.” ifadelerine yer verildi.

ROL OYNAYACAK KURUM BELEDİYELERDİR’

Başkan Küçük, gökyüzünü aydınlatan ışıkların ileride yapılacak olan bilimsel çalışmaları da tehdit edebileceğini vurgulayarak, şöyle konuştu: “Türkiye’de de bırakın şehrin içerisindeki ışıkları, bahsedilen mevkilerde bile gökyüzünü göremez hale geliyoruz. Bu ileride yapılacak olan bilimsel çalışmaları da tehdit eder hale geliyor. Burada rol oynayacak kısımlar belediyelerdir. Belediyelerin burada dikkatini çekmek istiyoruz çünkü yanlış şehir aydınlatmaları var. Hem gökyüzünün parlaklığını arttırmak yönünde kullanılıyor hem de maddi boyutları var. Örnek olarak Ankara için yapılan bir çalışmada yılda 3 milyon TL’lik bir zarar tespiti anlamına geliyor. Yapılacak olan ise basit, mevcut aydınlatmalara şapkalar konulacaktır. Doğru aydınlatma sağlanacak. Her yeri aydınlatmak yerine istenilen bölgeyi aydınlatmak söz konusu olacaktır.”

Gökyüzüne Harcanan ışık ile 3 Milyon tl zarar edeliyor.

Türkiye’nin ışık kirliliğine karşı önlem aldığı zaman ekonomiye olumlu yansımaların olabileceğini aktaran Prof. Dr. Küçük, şunları söyledi:

“Sağlık alanında da etkileri var. İnsan vücudu gece 10.00’dan sabah 03.00’a kadar hormonlar üretiyor. Dolayısıyla karanlık ortamda olması gerekiyor. Bu önlemlerin ekonomiye de katkıları olacaktır. Örneğin hayvanlar yön bulmakta zorlanıyor. Dolunay olduğu vakitte dolunayı takip ederler. Şimdi siz şehri aydan daha parlak bir hale getiriyorsunuz. Hayvanlar nereye gideceklerini şaşırıyorlar. Lamba yandığı zaman etrafında dolanıyorlar. Biz bu yasa tasarısını Türk Astronomi Derneği olarak yeniden ele aldık. Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mustafa Varank’a da bu durumu ilettik. Onlardan aldığımız cesaretle bir aşama kaydetmeyi düşünüyoruz. İnsanlar gözünün önünün aydınlatılmasını ister. Biz gökyüzüne bu ışığı harcayarak 3 milyon TL zarar ediyoruz.”

GECENİN KARANLIĞINI IŞIK HIZIYLA KAYBEDİYORUZ’
Küçük, gökyüzünü aydınlatmanın kimseye bir faydası olmadığının altını çizerek, “Gece kulüplerinin olduğu, lazer ışıklarının olduğu mekânlar muazzam bir görüntü oluşturabilir ama insan sağlığını gerçekten tehdit ediyor. Gökyüzünü aydınlatmanın bir anlamı veya faydası yok. Biz buna ışık kirliliği diyoruz. Gecenin karanlığını ışık hızıyla kaybediyoruz. Bunun farkında olmamız lazım. Gençlerimiz ve çocuklarımız gökyüzünün farkında bile değiller. Biz para harcayıp aldığımız teleskoplarla gökyüzünü ve yıldızları göremezsek biz uzay ajansları ile nasıl yarışacağız? Dünyanın farklı noktalarında karanlık gökyüzü parkları vardır. Biz belediyelerle ortak çalışarak halkımıza kazandırabiliriz” diye konuştu.

Işıklar artık gözlem evlerimizi tehdit eder hale geldi’

Türk Astronomi Derneği Başkanı Prof. Dr. İbrahim Küçük, şehirlerin hızla giderek büyüdüğünü ve şehir ışıklarının artık gözlem evlerini tehdit eder hale geldiğini söyledi.


Uzay ve yıldız gözlemleri yapan Türk Astronomi Derneği Başkanı Prof. Dr. İbrahim Küçük, kentlerin yol, cadde, sokak ve park aydınlatmalarında kullanılan yanlış armatürlerin, bilimsel gözlemleri zora soktuğunu ve ciddi enerji kaybına neden olduğunu söyledi. Türkiye’de şehirlerin çarpık kentleşme sorunu yaşadığına değinen Başkan Küçük, ülkelerin ışık kirliliğinin farkına vararak önlem aldığını ifade etti.

‘GÖZLEM EVİ IŞIKLAR ALTINDA KALMAYA BAŞLADI’
Küçük, “Biz bu işe astronomiyi gözlemlemek adına bakıyoruz. Hem sağlık açısından hem de gökyüzünü görebilme açısından farklı boyutları vardır. Biz buna ışık kirliliği diyoruz. Bütün dünya bunun farkına varabildiği için önlemler alıyor. Şehirlerimiz büyüyor. Örnek verecek olursak Kayserimiz de 1,5 milyon nüfusa ulaştı. Dolayısıyla çarpık kentleşme bu sorunu tetikliyor. 20 yıl önce Antalya’da bulunan TUBİTAK Gözlem evi ışıklar altında olmaya başladı. Gözlem evleri 2 bin 500 metrelere kurulur. Bunun nedeni de şehir ışıklarından kaçmak amaçlıdır. Bu ışıklar artık gözlem evlerimizi tehdit eder hale geldi. 50 kilometredeki bir alanın ışıklardan arındırılması gerekiyor. Dünya’nın gözbebeği olan Şili, ellerinde gökyüzünü korumak adına yasaları var. 58 bin metrekarelik alanı sit alanı olarak ilan ettiler. NASA’nın da teleskopları buradadır” dedi.